Obezite Kanser Riskini Artırıyor

Obezite ve Kanser Arasındaki İlişki

Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Atakan Topçu, obezitenin sadece kilo artışıyla sınırlı olmadığını, vücutta kronik iltihaplara sebep olarak kanserin ortaya çıkışında ve ilerlemesinde etkili bir risk faktörü olduğunu belirtiyor. Sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kanserden korunma ve tedavi başarısında önemli bir rol oynadığını vurguluyor.

Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi’nden Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Atakan Topçu, obezitenin estetik veya kilo problemi olmanın ötesinde, vücut sistemlerini derinden etkileyen kronik bir hastalık olduğunu söylüyor. Obezitenin hücre DNA’sına zarar veren insülin direnci ve kronik inflamasyon gibi mekanizmalarla kanser gelişimini tetiklediğini belirtiyor. Özellikle meme, kolon, rahim, böbrek ve pankreas kanserlerinin obez bireylerde daha sık görüldüğünü dile getiriyor.

Obezitenin dünya genelindeki anormal yağ birikimi olarak tanımlandığını aktaran Doç. Dr. Topçu, obezitenin halk sağlığını tehdit eden ciddi bir sorun haline geldiğini vurguluyor. Obezitenin kanser riskini artırdığını belirterek, en az 13 kanser türünde obez bireylerde riskin belirgin şekilde arttığını ifade ediyor.

Obezitenin sürekli iltihaplanmaya yol açarak hücreleri yıprattığını ve DNA hasarına neden olduğunu belirten Doç. Dr. Topçu, insülin direncini artırarak tümör gelişimini teşvik ettiğini açıklıyor. Obezitenin kanserin ortaya çıkma riskini artırmakla kalmayıp var olan kanserin kötüleşmesine de yol açabileceğini söylüyor.

Obezitenin kanser tedavileri üzerinde olumsuz etkileri olduğunu dile getiren Doç. Dr. Topçu, obezitenin meme kanseri hastalarında tümörün nüksetme riskini artırabildiğini ve tedavinin etkinliğini azaltabileceğini belirtiyor. Bu nedenle ideal kiloda kalmakın, sadece kanserden korunmak için değil, tedavi başarısını artırmak adına da önemli olduğunu vurguluyor.

Sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kanser gelişim riskini azaltabileceğini söyleyen Doç. Dr. Topçu, obeziteyi önleyerek ve var olan hastalıkların tedavisini daha etkin bir şekilde yöneterek sağlıklı bir yaşam sürmenin önemine değiniyor. Bu nedenle fiziksel olarak aktif olunmalı, kilo kontrolü sağlanmalı ve dengeli beslenilmelidir. Obezite ve kanserin ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirterek, toplumun bu konuda bilinçlenmesinin gerekliliğini vurguluyor.

Hesap Aç, 1.000 TL Kazan. BYBIT TR’ye Şimdi Üye Ol. Reklamdır
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık

Related Posts

Özellikle 5 yaşın altındaki çocuklar risk altında! Bu saatlerde dışarı çıkarmayın

Yaz aylarında çocuklar genellikle açık havada daha fazla zaman geçiriyorlar. Güneş ışınları D vitamini nedeniyle çocuklar için faydalı olsa da, gerekli önlemler alınmadığında güneş çarpması, güneş yanıkları ve dehidratasyon (susuz kalma) gibi pek çok sorun oluşabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Berrin Arslan, çocukları güneşten korumak için 8 önemli kuralı anlattı.

Erken ergenlik tehlikesine dikkat! Kızlarda 10 kat fazla görülüyor

Erken ergenlik, bazı çocuklarda boy kısalığına neden olabildiği için ebeveynlerin son yıllarda en çok kaygılandıkları konuların başında geliyor. Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Dr. Aliye Sevil Sarıkaya, erken ergenliğin erken ve doğru tedaviyle yönetilebilen bir durum olduğunu belirterek, önemli açıklamalarda bulundu.

Prof. Dr. Korkut: Yaz enfeksiyonlarında en büyük bulaş kaynağı ellerimiz

Prof. Dr. Korkut: Yaz enfeksiyonlarında en büyük bulaş kaynağı ellerimiz

Maden suyunu sakın bardağa dökmeyin! Nedenine çok şaşıracaksınız

Maden suyunun tüketimi ile ilgili uzmanlardan kritik uyarı geldi. Bardağa dökerek içenler mineralleri yok ediyor.

50 binde bir görülüyor: Gürcü hastanın skolyoz eğriliğini Türk hekimler iyileştirdi

Skolyoz eğriliği nedeniyle tedavisi için Gürcistan’dan Türkiye’ye gelen Juna Bakhtadze Türk hekimleri sayesine hayata tutundu. Ameliyatı gerçekleştiren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Samet Erinç, “Hastamızın skolyoz açısının yaklaşık 110 derece olduğu tespit ettik. Bu, toplumda çok nadir görülen, 50 ila 60 binde bir diyebileceğimiz cerrahi sınıra ulaşmış bir eğriliktir. İki seans şeklinde 10-11 saatlik bir operasyonun sonucunda hastamızı ameliyat ettik. Şu anda hastamız gayet sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürebilir. Yürümesi düzeldi, hayata yeniden dönmüş gibi oldu. Bu gibi durumlarda erken teşhis çok önemli” dedi.

Düz bir karın hayal değil! İzi dışarıdan fark edilmeden, fazla deri ve yağ dokusu alınıyor

Kıyafetin bel kısmı tam oturuyor ama göbek bölgesi sarkıyor mu? Aynada düz bir karın görmek isterken, doğumdan sonra sarkan cilt sizi rahatsız mı ediyor? Ya da epeyce kilo verdiniz ama fazlalıklar hâlâ orada mı duruyor? Estetik, Rekonstrüktif ve Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Ömercan Yağız Öksüz, hastaların karın estetiği ameliyatına dair en çok yönelttikleri soruları yanıtladı.